İRADEMİZ, “ÖDEMESİNLER DE GÖRELİM” İRADESİDİR!

0
blank

Gücümüz mü irademizdir; yoksa irademiz mi gücümüzdür?

Belki ikisi de aynıdır!

İrade gösterirsek güçlü oluruz, demek istiyorlar herhalde…

Hangi doğrultuda irade gösterirsek gösterelim güçlü olabilir miyiz? İradecilik mi güç kaynağıdır; yoksa gerçekçilik mi?

‘İradecilik’ diye bir felsefe akımından bahsedildiğini duymadım ama ‘gerçeküstücülük’ ve ‘romantizmden’ haberim vardır. Elbette ‘gerçekçilik’ (realizm) akımını da biliyorum. Bunlar sonuçta karşımıza birer sanat akımı olarak da çıkarlar. Çünkü sanat kişiseldir; isteyen istediği gibi davranır ve üretir… Oysa siyasette gerçekçilik esastır.Sorunları çözebilmek için gerçekçi olmak zorundasınız ve çözmeniz gereken sorunlar da kişisel değil, toplumsaldır. Sizin gerçeküstücülüğünüz, halkın sorunların altında ezilmesine neden olmamalıdır; gerçekçi olmak zorundasınız.

blank
ETKİLENİYORUZ GALİBA: Aklıma geçmişi mi, geleceği mi anlattıklarını bir türlü anlamadığım gerçeküstücü filmler geliyor. Galiba bunlardan etkileniyor, bakışlarımızdaki enerji ile sorunları çözebileceğimiz zannına kapılıyoruz.

Yollarda gidip geldikçe Akıncı’nın kampanya sloganına takılıyorum. Dünya kadar soru… Yeterince okumadığım için hayıflanıp duruyorum; fırsat olsa felsefe kitablarına başvuracağım!

İREDEYLE NEYİ ÇÖZECEĞİZ?

Diyelim ki, irademizden güç aldık ve Mustafa Akıncı’yı yeniden Cumhurbaşkanı seçtik… Bir gün sonra ne olacak?

Rum tarafı ile federasyon mu kuracağız? Rumları bizimle federasyon kurmaya ikna etmek için hangi gücü kullanacağız?

İlk aklıma gelen, Türkiye’nin gücünü kullanmak oluyor tabii… Rumlara, “eğer bizimle federasyon kurmazsanız, denizlerdeki doğal gazı çıkarıp kullanamazsınız” diyebiliriz. Ama yetmeyebilir… Bunun için Türkiye’nin denizlerdeki askeri varlığını, Rum tarafının Fransa ve Amerika gibi devletlerle yaptığı işbirliğini dengeleyebilecek şekilde güçlendirmesi de gerekir.İrade gösterebiliriz ama istediğimiz sonucu elde etmeye yetmez. İrademizi daha başka iradelerle de desteklememiz gerekir.

Akıncı’nın seçilmesinden bir gün sonra kamu görevlilerinin maaşları Euro ile mi ödenecek? Euro ödenen kamu görevlileri çarşıda Euro harcayacak, esnafın kazancı da Euro’ya mı dönecek? Maliye Bakanlığı, Euro eksildikçe Brüksel’den kalkan uçak Ercan’a Euro mu boşaltacaksa neden olması?

İrade gösterebiliriz ama bizim Euro’ya geçme irademizin AB iradesi ile de desteklenmesi gerekecek.

İsterseniz riske atmayalım; maaşları TL olarak ödemeye devam edelim… Nasıl olmasa bizim irademiz, Türkiye’nin iradesi ile desteklenecek ve Türkiye’nin cari harcamalara katkısı devam edecek. 

Elbette bunlar kesin çözümler değildir. Doğu Akdeniz’deki sorunların daha kalıcı çözümü tarafların anlaşmasıdır. Mali sorunların daha kalıcı çözümü ise, harcamaların gelirlere göre yeniden düzenlenmesini gerektirir…

Bunlar için de ‘irade’ gerekir ama bir ‘gerçekçi aksiyon planına’ da mutlaka ihtiyaç vardır.

“İrade gösterelim” demekle olmuyor yani!

İRADE VE GEÇİM

Seçim kampanyası boyunca “iradeyi” duyduk ama “aksiyon planını” bir türlü göremedik. Tam tersine, “Cumhurbaşkanlığı seçimindeki demokratik tercihin bütçe açığı ile ilişkilendirilmesinden daha sakat bir düşünce olamayacağını” dinledik ve böyle bir ilişki kurmanın “akıl işi” olmadığı konusunda uyarıldık!

Bugüne kadar irade veya demokrasi denen şeyin, ülke kaynaklarının daha dengeli dağılımı ile ilgili olduğunu sanıyor ve bunu sağlamanın peşinde koşuyordum. Demokrasinin karın duyurmayacağını savunanlara karşı yoksulların veya alt tabakaların seslerini çıkarma hakkını savunuyor; bunun gelir dağılımının düzenlenmesine yardımcı olacağının hayalini kuruyordum.

Bu seçim kampanyası sırasında anladık ki, ‘irademiz’ bu gibi işler için kullanışlı değildir.

İrademiz, sadece ‘diklenmekle’ ilgilidir. Tuzu kuru olanların diklenmesi!

İrademiz, “ödemesin de görelim” iradesidir!

Bana kalsa ben, “akılsız irade başa bela” derim!

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz