ERHÜRMAN SORUSU: TÜRKİYE DESTEK VERECEK Mİ?

0
blank

UBP Genel Başkan Vekili Ersan Saner, yeni bir hükümet kurma çabalarında başarısız oldu; görev CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’a verildi.

Saner, sorunları görmezlikten geliyordu…

Demokratik sorunları kabul etmesi; bunlar için bir “tamir planı” ve sonuçta da bir “erken genel seçim takvimi” önermesi CTP ile hükümet kurmasını kolaylaştırabilirdi; yapmadı!

Halkın Partisi ile yeniden hükümet kurabilmesi için “kırılan camları yapıştırması” gerekirdi. HP zaten bunu önerdi; Maliye Bakanlığı’nın kendilerinde olmasını istedi. Kabul etmedi!

Üçlü bir hükümet için sayının yetmeyeceği baştan belliydi. Denktaş ve Çağman’ın müdahalelerin etkisi altında değişen siyasal tutumlarını hesaba katmalıydı. Katmadı ve başarısız oldu!

SORUN ERHÜRMAN’IN KUCAĞINDA

Cumhurbaşkanı, çaresiz kaldığından olacak hükümeti kurmasını Erhürman’dan istemek durumunda kaldı.

Ortada çok fazla seçenek de yok aslında: Partilerin toplumsal sorunlara bakışları o kadar farklı ki, uzun vadeli bir hükümet kurmaları adeta imkansızdır. Erhürman, ya UBP ile anlaşarak ya da UBP dışındaki partilerle bir “seçim hükümeti” kuracak.

Bir seçim hükümetinin en fazla üç başlık altında toplanacak kadar işi olabilir.

  1. Salgına karşı alınabilecek önlemleri yönetmek…
  2. Salgının ekonomik olarak ezip geçtiği yurttaşları korumaya çalışmak…
  3. Seçimin sağlıklı koşullarda yapılmasını sağlayacak önlemleri almak…

Bu üç maddenin her biri için Türkiye ile işbirliği yapmak zorunludur:

Salgına karşı mücadele için kaynağa, bilgiye ve malzemeye ihtiyacımız var; yardım edecek olan Türkiye’dir.

Esnafın desteklenmesi, turizm ve yükseköğretim sektörlerinin çarklarının döndürülmesi ve ekonominin salgın sonrasına kadar canlı kalabilmesi için de Türkiye ile işbirliği yapılması gerekir.

Demokratik hayatımıza dair şikayetlerimiz, Türkiye’nin davranışları ile ilgilidir. Yeni dönemde Türkiye ile uyumlu ama Kıbrıslı Türklerin iradesine saygılı davranış şekilleri geliştirmek için Türkiye yetkilileri ile sağlıklı bir diyalog kurulması gerekecektir.

TÜRKİYE NE DİYECEK?

Bu durumda, ister seçim hükümeti, isterse uzun vadeli icraat hükümeti peşinde olsun her başbakan adayı bu sorunları Türkiye yetkilileri ile istişare etmeden adım atmamalıdır.

Evet, hükümet Lefkoşa’da kurulacaktır ve KKTC Cumhuriyet Meclisi’nin güven oyu anayasal bir gerekliliktir. Ama Türkiye’nin desteği de siyasal bir zorunluluktur.

Erhürman, gerek Başbakan olarak, gerekse Cumhurbaşkanı adayı olarak başarılı bir sınav verdi ve yaşadığı bütün olumsuzluklara karşın “Türkiye karşıtı” konumuna düşmemeye özen gösterdi. Bu duruşu, bir karşılık bulacak ve kurabileceği hükümete destek alabilecek mi?

Bence günün sorusu budur; kiminle hükümet kurulacağı veya bakanların kimler olacağı değil…

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz