BİZİ BURAYA, ERDOĞAN’IN “İSTEYEREK YAPTIKLARI” GETİRDİ!

0
blank

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 22’nci kuruluş yıldönümü nedeniyle yayınladığı videoda “empatik” mesajlar yaymaya özen gösterdi; “hayat pahalılığının milletimizi bunalttığının farkındayız” bile dedi. Böylece milletinin çektiği acıları anlamış olduğunu ifade etmeye çalışmış olmalı.

Biraz olsun hafızası olanlar ise, 2021 yılı Kasım ayı ile başlayan yüksek enflasyon sürecinin “bilerek ve isteyerek” yaratıldığını hatırlayacaklardır. “Yapmayın” denildi ama yaptılar! Kaynakları kendi kucaklarında toplamak, insanlara kendi elleri ile dağıtmak ve oyları toplamak için bu yolu tuttular.

Bu “yanlış yolu” kabul ettirebilmek için ileri sürdükleri görüşler vardı: Faiz neden, enflasyon sonuçtur dediler… “Nass var nass ve nassa göre faiz haramdır” diye tutturdular… Bütün dünyanın hayranlık ve kıskançlıkla izlediği Türkiye Ekonomi Modeli yüksek enflasyon ile kalkınmayı hedefliyordu… Durmadan bunu ve Türkiye’nin nasıl uçacağını anlatmaya çalıştılar.

blank
ÖNCE YANGIN ÇIKARDI; ŞİMDİ SÖNDÜRMEYE ÇALIŞACAKMIŞ!
……………………………………………………………………..

Aradan iki yıl geçti… Erdoğan şimdi, bilerek ve isteyerek yaratılan enflasyonun Türkiye halkını ezdiğinin farkında olduğunu söylüyor. Buna kendinin neden olduğunu gizleyebilmek için küresel bir krizden söz ediyor.

Küresel bir kriz var elbette… Bundan şikayet edenler de oluyor. Erdoğan ve yandaşları krizi ve şikayetleri kendilerini haklı göstermek için kullanıyor ama krizle mücadele edenlerin enflasyonu nasıl baskı altında tuttuklarını görmekten ve göstermekten kaçınıyorlar.

  • Daha dün açıklanan bir bilgi var: Dünyada, son bir yılda %11,8 gerileyen gıda fiyatları, Türkiye’de %61 oranında yükselmiş…
  • Ev sahipleri ile kiracılar birbirlerini öldürüyor. Ölümcül bir kavgadan kaçınanlar ya yok denebilecek bir kiraya; ya da en yakındaki parka taşınmaya razı oluyorlar. Devlet, boş konutlar için vergi getirmeye hazırlanıyor.
  • İnsanlar yatırım diye araba alıyor; devlet araba almayı yasaklamaya kalkışıyor.

Yaşananları sıralamaya kalksanız kitaplar yazmanız gerekir!

Erdoğan Türkiye’de yaşanan bütün bu kargaşanın sorumluluğunu “dış güçlere” yüklemeye; kendi katkısını gizlemeye çalışıyor. “Biliyoruz” dedikleri her şeyin “yanlış bilgi” olduğunu görmememizin için adeta canlarını yiyorlar.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’yi övmek amacıyla hazırladığı videoda Türk halkının yaşayabileceği olumsuzlukları öngörememiş olduğunu anlattı aslında… Bırakın hayat pahalılığını, bütün uyarılara karşın olası depremlerin neden olabileceği yıkımları ve kayıpları da öngörememiş ve imar afları ile oy toplamayı marifet saymıştı. Oysa şimdi yaşanan hayat pahalılığı felaketini de deprem ile ilişkilendirebiliyor ve 6 Şubat depremlerinin yıktığı şehirlerin yeniden inşası için “104 milyar dolarlık bir yük” ile karşı karşıya olduklarını bizzat ifade edebiliyor. Bu 104 milyar dolar deprem olmadan harcanabilseydi, depremin etkisinin  sınırlı olacağını, on binlerce insanın hayatta kalacağını bilenler bilir elbette! “Faiz neden enflasyon sonuç” denmeseydi insanların evlerinden çıkıp parklarda yaşamak zorunda kalmayacaklarını, arabaların “yatırım aracına” dönmeyeceğini bilenler de var tabii… Her gün yazdılar, her gün söylediler ama kendi çıkarları için memleketin yanmasına ve yıkılmasına göz yumanlara anlatmayı başaramadılar. Erdoğan AK Parti’nin 22’nci yılını kutlarken bize bunları anlattı işte… Bizim anlamayacağımızı öngörüyor olmalı ki, “şecaat arz ederken sirkatin söylemiş” oldu!

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz