HÜKÜMETİN YERİNİ ALMAYA KALKIŞMAK, “DESTEK OLMAK” MI?

HABERCİ yazarı Hasan Erçakıca, bugünkü yazısında hükümete yapılan "birlikte yapalım" tekliflerini değerlendirdi. Bazı bakanlara yapılan ziyaretleri ele alan Erçakıca, bunların siyasi hedefleri olduğunu anlattı.

0
blank

Sağlık Bakanlığı’nın koonovirüs krizini yeterince iyi yönettiğini düşünüyor musunuz? 

Sanırım hayır! Ben de öyle! Nedenlerim şöyle:

  • Yurtdışından gelen turist veya Kıbrıslı Türklerin yeterince korunmadığını veya izlenmediğini görüyoruz.Bu yapılmış olsaydı, bulaşın daha kontrollü yayılması sağlanabilirdi.
  • Hastanelerde yeterli hazırlığı yaptığını gözlemleyemiyoruz.Neredeyse 10 günden beri bu konuda farklı haberler dolaşıyor. Şimdiki karar Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’nin Covit-19 hastaları için kullanılacağı yolundadır. Yine de çeşitli uyarı ve eleştiriler devam ediyor.
  • Başta doktorlar olmak üzere sağlık çalışanlarının fikir ve iş birliği sağlanamamıştır.Doktorlar kendi sosyal medya hesaplarından hem farklı tıbbi tavsiyeler; hem de idare ile ilgili farklı görüşler paylaşıyorlar.
  • Yapılan işlerin ve sonuçların duyurulmasında da sıkıntı var.Kararlar, olaylar ve rakamlar basit bir dille, kesin ve anlaşılır şekilde duyurulamıyor.

“YAPAMADIN; BİZ YAPALIM!”

Bu durumda, bazı eski sağlık bakanları ile doktorların Sağlık Bakanı Ali Pilli’yi ziyaret ederek “destek vermek istediklerini”duyuyoruz. Serdar Denktaş ise görev alabileceğini medya aracılığı ile duyurmuş bulunuyor.

İlk bakışta hepimize güzel bir davranış gibi görünen bu hareketlerin nasıl bir sonuç doğurması bekleniyor? Bu, “destek verme” vaya “görev alma” nasıl olacak;nasıl olabilir?

Benim aklıma somut bir davranış şekli gelmiyor doğrusu. Ne önerdiklerini ise bilmiyorum. Belki de sağlık konusundaki cehaletimdendir; Sağlık Bakanlığı’nın daha önce sağlık bakanlığı yapmış olanlardan nasıl yararlanabileceğini düşünemiyorum.Serdar Denktaş’ın para bulma konusundaki maharetlerine az-çok tanık olmuştuk ama sorunun şimdiki boyutu sanırım çok daha farklı ve büyüktür. 

Bu durumda aklıma tek bir şey geliyor: “Sen çekil biz yapalım”!Bu teklifler, mevcut hükümetin “havlu atması” talebinin başka bir anlam taşımıyor. 

Bu tekliflerde bulunanlar, “siyasi bir zafer” elde etmeyi düşünmemişlersebugüne kadar yaptıkları işleri mükemmel görüyor olmalıdırlar. Her şey mükemmel bir şekilde hazırlanmış, afet yönetimi planlaması ve KKTC kaynaklarının yedeklenmesi gibi işler bir tamam olarak yapıldığı halde bugünkü bakanlar veya hükümet bu planı uygulamakta yetersiz kalıyor, öyle mi?

Aklıma takılan bir soru da şudur:Bu teklifler kabul edilirse Sağlık Bakanlığı’nda; Maliye veya Çalışma Bakanlığı’nda yarın için değişecek olan ne vardır?

Bir de şu var:Bu teklifte bulunanlar, tekliflerinin kabul edileceğini düşünmüş olabilirler mi? Mevcut bakanlar gidecek, gitmeye gönüllü olacak ve kendileri onların yerini mi alacak?

FİYASKO BÜYÜKTÜR

İşimiz biraz şansa kalmıştır. Covid-19’un bulaşması sağlık sistemimizin kapasitesini zorlamadan devam ederse biz bu işten gerçekten ucuz kurtulmuş olacağız. Ama bu olay bize, KKTC’deki kamu yönetiminin büyük bir fiyasko olduğunugöstermiştir.

Yaz aylarında gerilese bile Covid-19’un, sonbaharda yeniden ortaya çıkacağına ilişkin haberler vardır. Üstelik bunu söyleyenler, bu salgını öngörüp bunun için yıllar öncesinden hazırlık yapanlardır. Onlara inanmak için her türlü nedenimiz vardır. Bizim, bu ilk dalgadan kurtulur kurtulmaz, bugün görülen eksikliklerimizi gidermeye bakmamız gerekir.

Ne yapacağız?

Kimse bana sağlık servislerini güçlendirmekten veya yedek akçe bulundurmaktan söz etmesin… Bu aşamadan sonra, bunları nasıl; hangi para; hangi bilgi ve hangi plana ile yapacağız?

KKTC’nin veya bugüne kadar bu sistem içinde sorumluluk üstlenmiş olanların fiyaskosu zaten bu noktada ortaya çıkmaktadır: Ortada ne kaynak vardır; ne bilgi, ne de plan vardır. 

İnsanlar kötü günlerine iyi günlerinde hazırlanırlar. Şimdi biz, şimdiye kadarki bütün kötü yönetimlerin bedelini ödemekteyiz.Gelecekte de ödememek için elimizdeki-avucumuzdaki kaynakları eskisinden farklı şekilde kullanmak; yeni kaynak yaratmak çabalarımızı geliştirmek ve idare şeklimizi yenilemek zorundayız.

Sağlık Bakanlığı’nın veya Maliye’nin bugünkü işlerini devralmak için girişimde bulunanların bu konularda düşündükleri nedir?Aslında hepimizin duymak istediği bu olmalıdır. Geçmişte siyasette önemli roller üstlenenler ve gelecekte siyaseyi yaşamın bir parçası olmaya çalışanlar tam da bu konuda konuşmak zorundadır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz