Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, bayram günlerindeki uygulamaların Haziran ayında turizm sektörünün açılışı bakımından değerlendirileceğini duyurdu. Bu değerlendirme sonunda Haziran ayında çift aşısını yapmış olan kişileri, çift PCR testi de yapılması zorunluluğu ile kabul edeceğiz galiba…

Çevre ülkelerimizdeki gelişmeleri, bu köşeye taşımaya özen gösteriyorum. Turizm gelirlerine bizden daha az ihtiyaç duyan Güney Kıbrıs, Yunanistan ve Türkiye gibi ülkeler, turist kabul etmek için naz yapmak yerine çırpınıyorlar.

Türkiye, turist girişlerini baştan beri serbest bıraktı. Kendi halkını yeterince aşılayamadığı halde, turizm emekçilerini aşılayacağının sözünü vererek turist çekmeye çalışıyor. Sadece Turizm ve Kültür Bakanı değil, Dışişleri Bakanı da bu işle uğraşıyor.

Yunanistan ve Güney Kıbrıs daha sistematik çalışıyor aslında. AB üyesi ülke turistlerin AB dışına çıkmasını engellemeye çalışırken kendileri Rus turistleri alabilmek için SputnikV aşısını geçerli kabul ettiler. Rum tarafı, İsrail’i turistleri Nisan ayından itibaren kabul etmeye başlamıştı zaten.

SALGIN GÖRSÜN GÖZÜNÜZ!

Bu ülkelerin epidemiyolojik verileri bizimkiler ile kıyaslanamaz. Son dönemdeki verilere göre, Güney Kıbrıs’ta 100 bin kişiye düşen haftalık vaka sayısı 283; Türkiye’de 153 ve KKTC’de ise 57’dir. İsterseniz orantılayın: Güney Kıbrıs’taki vaka sayısı KKTC’nin beş katı; Türkiye’deki vaka sayısı ise KKTC’nin 2.5 katıdır.

Onlar turist çekebilmek için çırpınırken, biz kabul etmek için nazlanıyoruz.

Üstelik, yıllık bir milyar dolarlık turizm gelirini kaybetmenin ne demek olduğunu her gün biraz daha acı bir şekilde yaşamaya başladık. Tarım Bakanlığı sağa-sola dağıtmak için hellim alımı yapıyor; esnaf dükkanına, sanki devralacak varmış gibi “devren kiralık” afişleri asıyor…

Bir yıldan fazla bir süredir çalışmayan turizm emekçileri, acente çalışanları ve turist rehberleri ne yapıyorlar acaba? Hala yaşıyorlar mı bilmiyorum ama artık ses çıkarmaktan vazgeçmiş görünüyorlar!

SIFIR RİSK; SIFIR TURİST!

Bu arada, hükümet bayram süresince yaşananları değerlendirecekmiş…

Ne zaman değerlendirecek ve hangi kriterlere göre değerlendirecek; belli bile değildir!

Bu değerlendirmelerin genellikle Cuma günü toplanan Bakanlar Kurulu’nda yapıldığını biliyoruz. 21 Mayıs, Cumadır; belki açılırız! Belki de bir hafta sonra yeniden değerlendirme yapmak ihtiyacını hissedeceklerdir. Allah göstermesin virüs taşıyan bir misafirimiz olursa ne yaparız? Haziran başında yeniden değerlendirmekte de yarar olacaktır!

Halkına karşı sorumlu olan hükümetlerin ne gibi riskleri göze aldıkları bütün dünya örnekleri ile bellidir. Güney Kıbrıs ve Türkiye’nin karşılaştırmalı rakamlarını paylaştık… Amerika, Rusya ve İsrail gibi devletler, çift aşısını yaptırmış olanlar için “maske zorunluluğu kuralını” bile kaldırdı.

Biz ise bekleyelim!

Haziran sonuna kadar beklemekte yarar olabilir: O zamana kadar gidilecek destinasyonlar belirlenir; atı alan Üsküdar’ı geçer; biz de bu turist derdinden kurtulmuş oluruz!

Sonrasında vereceği demeç için Fikri Bey’e bir taslak hazırladım bile: “Biz gerekli çabayı gösterdik; gerekli tüm önlemleri aldık. Ama hepinizin bildiği gibi dünya bir salgın sürecinden geçtiği için bu yıl gerekli sayıda turisti getiremedik. Kış turizmi için çalışmaya başladık bile… Yazda kaybettiklerimizi, kışta yerine koyacağımıza inancımız tamdır!”