TARTIŞMADILAR; KOALİSYON BİLE YAPAMADILAR!

0
blank

Alın size bir haber…

“24 Eylül’deki seçimlerin ardından yaklaşık altı ay boyunca hükümetsiz kalan Almanya’da Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD), üzerinde uzlaştıkları koalisyon anlaşmasını Berlin’de imzaladı.”

Fazla bir önemi yok ama bu haber, 12 Mart 2018 tarihlidir… Almanya Federal Hükümeti, o tarihten beridir tek bir parti hükümetiymiş gibi tıkır tıkır çalışıyor.

KOALİSYON ANLAYIŞI

Sizce, bir koalisyon hükümetinin kurulması için harcanan bu altı ayda ne yapılmıştır?

Alman hayat tarzını ve zamana verilen değeri de dikkate aldığımızda, bu altı ayın en iyi şekilde değerledirildiğini ve Almanya’nın karşılaşması muhtemel bütün sorunların ele alınarak ortak sonuçlara ulaşıldığını, bu sonuçların kayda geçirilerek sağlam bir hükümetin temellerinin atıldığını söylemek “bilginçlik taslamak” olmaz sanırım.

Nitekim görüşmeler sonunda 117 sayfalık anlaşma metni imzalandı. Almanya Başbakanı Merkel, imza töreninde “Müzakereler sırasında önümüzde yapılacak çok iş olduğunun farkına vardık. Zorlu ve çetin işler” diye konuşarak koalisyonda çatışma “tartışma kültürü” oluşturma mesajı verdi.

Almanya’da işler iyi gidiyor sanırım; Merkel’in “tartışma kültürü” dediği şeyin sonuçlarını hep birlikte izliyoruz.

BİZİM SORUNLARIMIZ NELER?

2018’de Almanya’da altı ay süresince tartışılan sorunların neler olduğunu bilmiyorum ama 2020 yılının sonunda, KKTC’de hangi sorunların tartışılması gerektiğini biliyorum:

  • Covid-19 salgını devam ediyor: Temas içinde olduğumuz Güney Kıbrıs ve Türkiye’de işler kötüye gitti. Belli bir süre daha teması mümkün olduğunca kesmemiz gerekiyor. Bu arada sağlık önlemlerini artırmaya devam etmek de şarttır.
  • Salgın bütün ekonomiyi kırdı geçirdi: Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasındaki popülist harcamalar, “altında kalanların boynunu kırdı”. Şimdi önümüzde daha zor bir süreç var. İşletmeler ve çalışanlar nasıl korunacak? Bu soruya acil ve etkili bir yanıt bulunması gerekiyor.
  • Kötü bir seçim geçirdik: Seçim kazanmak için yapılan kontrolsüz harcamalar ve müdahaleler, hükümetin yıkılmasına, partilerin birbirlerinden uzaklaşmasına neden oldu. Bazı siyasilerin “istenmeyen adam”; bazı partilerin “istenmeyen parti” ilan edilmesinin sonuçlarını yaşıyoruz. Demokrasinin tamir edilmesi gerekiyor.

ORTAKLIK ARAYIŞI

Almanlar altı ay boyunca tartışmış… Biz, 2017-18 Almanya’sındaki gibi altı ay tartışma lüksünden yoksunuz ama bir koalisyon hükümeti arayışı varsa, bu temel sorunlara ilişkin çözüm önerileri de mutlaka masada olalıdır.

UBP Genel Başkan Vekili Ersan Saner’in, hükümet kurma önerisi götürdüğü partilere bu çözüm önerileri ile gittiğini duymadık. Diğer partilerden aldığı yanıtlar içinde bu sorunlara ilişkin çözüm önerileri olduğunu da sanmıyorum.

Saner görevi iade edecek herhalde… Tatar, hükümet kurma görevini CTP Genel Başkanı Erhürman’a verecek mi; emin değilim.

Hükümet kurma görevi alması halinde Erhüman’ın Saner’in yapmadığını yapmasını, partilere hükümet formülleri sunmak yerine, sorunlara ilişkin çözüm önerileri götürmesini öneririm…

Çözüm önerileri konusunda anlaşabilirlerse, hükümet kurmanın kolaylaşacağı açıktır. Bu öneriler halkla paylaşılır ve ilgi görürse, hükümet kurmaktan kaçınmak da oldukça zor olacak, “paylaşım sorunları” ileri sürenler ilk seçimde halk tarafından cezalandırılacaktır diye düşünüyorum.

Hükümet kurmanın anahtarı, paylaşımın nasıl olacağında değil; yeni hükümetin ne yapmasını beklediğimizdedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz